Ağız ve diş sağlığı, günlük yaşantımızda en çok ihmal edilen fakat en fazla dikkat edilmesi gereken sağlık konularından biridir. Dişlerimiz, yalnızca besinleri çiğnemekle kalmaz; konuşmamızdan estetik görünümümüze kadar pek çok konuda doğrudan etkilidir. Sağlıklı dişlere sahip olmak, kendimizi daha iyi ifade etmemize, sosyal ilişkilerimizde daha özgüvenli olmamıza ve hatta genel sağlığımızın korunmasına katkıda bulunur. Fakat her ne kadar diş fırçalama alışkanlığı edinmiş olsak da zamanla oluşan ve sıradan fırçalamayla temizlenemeyen diş taşları, sağlığı tehdit eden en önemli unsurlardan biridir.
Diş taşı, halk arasında genellikle “dişlerdeki sarı tabaka” olarak bilinir. Ancak yüzeysel tanımın ötesinde, ağız sağlığını tehdit eden ciddi bir oluşumdur. Peki diş taşı neden oluşur? Temizlenmezse ne gibi sorunlara yol açar? Ve en önemlisi, neden düzenli aralıklarla profesyonel olarak temizlenmesi gerekir?
Diş taşı, ağız içerisinde biriken ve diş yüzeyinde sertleşen bakteri plağının kireçleşmiş halidir. Başlangıçta yumuşak olan plak tabakası, tükürükteki kalsiyum ve fosfat gibi minerallerle birleştiğinde zamanla sertleşir. Sert yapıya artık fırçayla müdahale edilemez ve profesyonel bir temizlik yapılmadığı sürece diş yüzeyine sıkıca tutunur.
Günlük yaşamda, özellikle öğünlerden sonra dişlerimizin üzerinde plak oluşur. Plaklar, şekerli ve karbonhidratlı gıdalarla beslenen bakterilerin çoğalması sonucu meydana gelir. Eğer düzenli ve doğru teknikle diş fırçalanmazsa, plaklar birkaç gün içinde sertleşerek diş taşı haline gelir. Özellikle tükürüğün daha yoğun olduğu alt ön dişlerin arka yüzeyleri, diş taşı oluşumuna en yatkın bölgelerden biridir.
Diş taşı, gözle görülebilen bir oluşumdur. Ancak fark edilmesi bazen kolay olmayabilir. Diş taşı genellikle diş eti hizasında, diş aralarında ve dişin iç yüzeylerinde birikir.
-Diş yüzeyinde sarımsı veya kahverengimsi sert tabakalar
-Ağız kokusu (halitozis)
-Diş eti çizgisinde kızarıklık, şişlik ve kanama
-Hassasiyet hissi
-Diş etlerinin çekilmesi
-Diş fırçalama sırasında kanama
Belirtilerden biri veya birkaçı sizde mevcutsa, bir diş hekimine görünmenin zamanı gelmiş olabilir. Çünkü diş taşı, zamanla diş eti hastalıklarına ve diş kayıplarına giden ciddi bir sürecin başlangıcını oluşturur.
Diş Eti Hastalıklarını Önleme: Diş taşı, diş etlerine sürekli baskı yapan ve bakterilerin tutunmasına olanak sağlayan bir yapıdır. Bu da diş etinde iltihaplanma (gingivitis) oluşturur. Gingivitis tedavi edilmediğinde ilerler ve periodontitis dediğimiz, diş eti çekilmesine, kemik kaybına ve diş kaybına neden olan daha ciddi bir hastalığa dönüşür. Oysa diş taşı temizliği, süreci tamamen engelleyebilir ya da geriletici bir etki yaratabilir.
Kötü Ağız Kokusu: Diş taşları üzerinde biriken bakteriler, ağızda kötü kokuya neden olan sülfür bileşiklerini üretir. Kokular genellikle ne sakız çiğneyerek ne de gargara yaparak geçmez. Çünkü sorun yüzeyde değil, diş taşı katmanlarının altında biriken bakterilerdedir. Profesyonel bir temizlikle kötü kokuların ana kaynağı ortadan kaldırılabilir.
Diş Çürüklerine Zemin Hazırlamasını Önleme: Diş taşı, diş fırçasının ulaşamadığı bölgelere gıda artıklarının birikmesini kolaylaştırır. Birikimler zamanla aside dönüşerek diş minesine zarar verir. Böylece çürük riski de artar. Diş taşı temizliği, birikimlerin ortadan kaldırılmasını ve dişlerin çürümeye karşı korunmasını sağlar.
Estetik Görünüm: Diş taşı, dişlerin doğal beyazlığını kapatarak sarı, mat ve kirli bir görüntüye neden olur. Özellikle sigara içenlerde ve çay-kahve tüketimi fazla olan bireylerde renk değişimleri daha belirgin hale gelir. Diş taşı temizliği sonrası dişler daha parlak ve temiz görünür. Estetik açıdan da özgüveni artırır.
Genel Sağlığın Koruması: Son yıllarda yapılan araştırmalar, ağız sağlığı ile kalp, diyabet ve solunum yolu hastalıkları gibi sistemik hastalıklar arasında ciddi bir bağ olduğunu ortaya koymuştur. Diş eti hastalıkları, vücudun diğer bölgelerine yayılan iltihaplara neden olabilir. Diş taşı temizliği, sistemik etkilerin de önüne geçebilecek bir koruyucu uygulamadır.
Diş taşı temizliği, yalnızca diş hekimi ya da uzman diş hijyenistleri tarafından yapılmalıdır. İşlem “detartraj” olarak adlandırılır. Detartraj işlemi sırasında ultrasonik cihazlar kullanılarak diş taşları titreşimlerle kırılır ve ağızdan uzaklaştırılır. Daha sonra el aletleriyle detaylı bir temizlik yapılır.
Temizliğin ardından diş yüzeyine “polisaj” uygulanır. Polisaj, diş yüzeyinin pürüzsüz hale getirilmesini sağlar ve yeni plak birikiminin önüne geçer. Bazı durumlarda florür uygulaması da yapılabilir. İşlem diş minesini güçlendirmeye yardımcı olur.
Diş taşı temizliği genellikle ağrılı bir işlem değildir. Ancak diş eti hassasiyeti olan kişilerde, yoğun taş birikimi varsa veya diş etleri iltihaplıysa hafif bir sızı hissedilebilir. Lokal anestezi gerektiren durumlar oldukça nadirdir ve genellikle ileri seviye diş eti hastalığı olan bireylerde uygulanır.
Temizlik sonrası dişlerde geçici bir hassasiyet olabilir. Özellikle sıcak ve soğuk yiyeceklere karşı duyarlılık birkaç gün sürebilir. Tamamen normal bir süreçtir ve kısa sürede geçer.
Diş taşı oluşum hızı kişiden kişiye farklılık gösterir. Farkın temelinde genetik faktörler, tükürük yapısı, beslenme alışkanlıkları, sigara kullanımı ve ağız hijyeni düzeyi yer alır. Genel olarak yılda 2 kez diş taşı temizliği yaptırmak önerilir. Ancak aşağıdaki gruplar için daha sık temizlik önerilebilir:
-Sigara içenler
-Diyabet hastaları
-Hamile kadınlar
-Ortodontik tedavi gören bireyler
-Diş eti hastalığı geçmişi olanlar
-Şeker ve karbonhidrat ağırlıklı beslenenler
-Diş hekiminiz, sizin için en uygun sıklığı belirleyecektir.
“Diş taşı temizliği diş minesine zarar verir.”
Hayır, doğru ekipmanlarla ve uzman kişilerce yapılan diş taşı temizliği, diş minesine zarar vermez. Tam aksine, dişi çevreleyen zararlı birikimlerin ortadan kaldırılması sayesinde mine daha sağlıklı bir yapıda kalır.
“Temizlikten sonra dişlerim aralandı.”
Diş taşı, diş aralarına dolarak aslında gizli bir boşluk oluşturur. Temizlik sonrası taşlar temizlendiğinde, dişlerinizin arasında normalde olan boşluklar görünür hale gelir. Bu bir zarar değil, aksine sağlığa kavuşma sürecidir.
“Diş taşı temizliği bir kez yapılırsa hep gerekir.”
Bu doğru değildir. Diş taşı temizliği alışkanlık haline gelmeli, çünkü plak ve diş taşı hayat boyu tekrar oluşabilir. Temizliğin düzenli olması, daha az sorunla karşılaşmanızı sağlar.
Diş taşı temizliği, estetik kaygının ötesinde, sağlıklı bir yaşamın vazgeçilmez bir parçasıdır. Gülümsemenin güzelliği, yalnızca beyaz dişlerle değil, sağlıklı diş etleriyle de tamamlanır. Diş taşlarının oluşturduğu tehditleri zamanında ortadan kaldırmak, ileride oluşabilecek diş eti hastalıkları, çürükler ve diş kayıplarını önlemenin en etkili yoludur.