Diş beyazlatma (dental bleaching), daha parlak ve beyaz bir gülüş isteyenlerin tercih ettiği en yaygın estetik tedavi yöntemlerinden biridir. Ancak beyazlatma işlemine karar veren birçok kişi, işlemin ne kadar kalıcı olduğunu merak eder. Tedavinin kalıcılığı, kişisel alışkanlıklara, kullanılan beyazlatma yöntemine ve ağız hijyenine göre değişkenlik gösterebilir. Blog yazımızda, diş beyazlatmanın kalıcılığına etki eden faktörleri, farklı beyazlatma yöntemlerinin etkilerini ve tedavi sonrası beyazlığın korunması için alınabilecek önlemleri ayrıntılı şekilde aktarılacaktır.
Bleaching, dişlerde zamanla oluşan lekeleri ve renk değişikliklerini gidermek için uygulanan bir estetik diş tedavisidir. Dişler, yiyecek ve içeceklerin, sigara gibi alışkanlıkların ve zamanın etkisiyle doğal renklerini kaybedebilir. Diş beyazlatma işlemi, dişlerin üzerindeki renk değişikliklerini kimyasal maddelerle gidererek dişlerin daha beyaz görünmesini sağlar.
Beyazlatma işleminde yaygın olarak kullanılan iki ana madde vardır: hidrojen peroksit ve karbamid peroksit. Maddeler, diş minesine nüfuz ederek renk değişikliğine neden olan pigmentleri parçalar ve dişin doğal beyazlığını ortaya çıkarır.
Diş beyazlatma, klinik ortamda (ofis tipi beyazlatma) veya evde (ev tipi beyazlatma) uygulanabilir. Her iki yöntemin de kalıcılığı ve etkinliği farklıdır:
Klinik (Ofis Tipi) Diş Beyazlatma: Diş hekimi tarafından uygulanan yöntem, genellikle daha güçlü beyazlatıcı jeller ve özel ışık cihazları kullanılarak yapılır. Tek bir seansta dişler belirgin şekilde beyazlar ve sonuçlar hemen görülür. Klinik beyazlatmanın etkisi genellikle 1-3 yıl arasında sürebilir, ancak süre kişisel faktörlere bağlı olarak değişiklik gösterebilir.
Ev Tipi Diş Beyazlatma: Evde uygulanan beyazlatma kitleri, klinik beyazlatmaya göre daha düşük konsantrasyonlu beyazlatıcı maddeler içerir. Diş hekimi tarafından kişiye özel olarak hazırlanan bu plaklar, jelin dişlere doğrudan uygulanmasını sağlar. Yöntem daha uzun sürede etki eder ve beyazlatma etkisi 6 ay ile 2 yıl arasında değişiklik gösterebilir.
Diş beyazlatma işleminin kalıcılığı birçok faktöre bağlıdır. Kimi zaman dişlerin beyazlığı bir yıl boyunca korunurken, kimi durumlarda beyazlatma etkisi birkaç ay içerisinde azalabilir.
Dişlerin yeniden lekelenmesinin başlıca sebeplerinden biri, renkli gıdalar ve içeceklerdir. Kahve, çay, kırmızı şarap, meyve suları, kola ve bazı soslar dişlerde hızlıca leke bırakabilir. Beyazlatma sonrası leke bırakabilecek yiyecek ve içeceklerden kaçınmak veya tüketim sonrası dişlerinizi fırçalamak kalıcılığı artırır.
Sigara, dişlerin sararmasına ve hızla lekelenmesine neden olur. Tütün ürünleri dişlerde kahverengi veya sarı lekeler bırakarak beyazlatma tedavisinin etkisini büyük ölçüde azaltır. Sigara kullanan kişilerde diş beyazlatmanın kalıcılığı genellikle daha kısa sürelidir.
Düzenli olarak diş fırçalamak, diş ipi kullanmak ve ağız bakımını sağlamak, dişlerin beyazlığını uzun süre korumanın en etkili yollarından biridir. Kötü ağız hijyeni, diş yüzeyinde plak ve tartar birikimine neden olur ve beyazlatma etkisini hızla azaltır.
Her bireyin diş yapısı farklıdır. Bazı kişilerin dişleri, beyazlatmaya daha hızlı yanıt verirken, bazıları için sonuçlar daha kısa ömürlü olabilir. Ayrıca diş minesinin kalınlığı ve dişlerin doğal rengi de kalıcılığı etkileyen faktörler arasında yer alır.
Yaşlandıkça diş minesinin incelmesi ve dentinin (dişin iç tabakası) daha görünür hale gelmesi, dişlerin doğal olarak sararmasına neden olabilir. Bu durumda beyazlatma etkisi daha kısa sürebilir.
Diş beyazlatma işleminin kalıcılığını artırmak için bazı önlemler almak önemlidir. Beyazlatma tedavisinden sonra dişlerinizi daha uzun süre beyaz tutmanıza yardımcı olabilecek bazı öneriler aşağıda yer almaktadır.
Beyazlatıcı Diş Macunları Kullanın: Beyazlatma tedavisinden sonra, beyazlatıcı etkisi olan diş macunları kullanmak dişlerinizi lekelerden koruyabilir. Diş macunları, diş yüzeyindeki yeni lekeleri gidermeye ve beyazlığın korunmasına yardımcı olur.
Ağız Hijyenine Özen Gösterin: Dişlerinizi günde en az iki kez florür içeren bir diş macunu ile fırçalayın. Diş ipi kullanarak diş aralarındaki plakları temizleyin ve ağız gargarası ile mikroplardan arınmaya çalışın.
Düzenli Diş Hekimi Kontrolleri: Beyazlatma işleminden sonra düzenli olarak diş hekiminizi ziyaret etmek, dişlerinizin beyazlık seviyesini korumanıza yardımcı olur. Diş hekimi, ihtiyaç duyulursa beyazlatma işlemini yenileyebilir.
Koyu Renkli Gıdalardan Kaçının: Koyu renkli içecekler ve yiyecekler dişlerde hızlıca leke oluşturabilir. Özellikle kahve, çay, kırmızı şarap ve renkli soslar tüketirken dikkatli olun. İçecekleri pipetle tüketmek de dişlerinizin daha az etkilenmesine yardımcı olabilir.
Sigara ve Tütün Ürünlerinden Uzak Durun: Sigara, dişlerin hızla sararmasına ve lekelenmesine neden olur. Beyazlatma işleminin etkisini uzun süre korumak istiyorsanız sigara ve tütün ürünlerinden kaçınmalısınız.
Periyodik Beyazlatma Uygulamaları: Ofis tipi beyazlatmanın etkisi azalmaya başladığında, diş hekiminizle birlikte düzenli aralıklarla hafif beyazlatma işlemleri yaptırabilirsiniz. Ayrıca ev tipi beyazlatma plaklarını belirli periyotlarda kullanmak da beyazlığı korumada etkili olabilir.
Bleaching, dişlerin estetik görünümünü hızlı ve etkili bir şekilde iyileştiren bir işlemdir. Ancak, beyazlatmanın ne kadar kalıcı olacağı büyük ölçüde bireyin yaşam tarzına ve ağız bakımına bağlıdır. Doğru önlemleri alarak diş beyazlatma işleminin etkisini birkaç yıl boyunca koruyabilirsiniz. Özellikle sigara içmemek, koyu renkli yiyecek ve içeceklerden kaçınmak ve ağız hijyenine dikkat etmek, beyazlatmanın kalıcılığını artırmak için kritik öneme sahiptir. Diş hekiminizle düzenli olarak iletişimde kalarak, beyazlatma işleminin süresini uzatılabilir.